Makaleler

Hırsızlık Suçu için Görevli Mahkeme Hırsızlık suçunda görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Dava, suçun işlendiği yerdeki asliye ceza mahkemesinde görülecektir. Hırsızlık Suçunda Uzlaşma Hırsızlık suçunun basit hali, uzlaşmaya tabi suçlar arasındadır. Soruşturma aşamasında savcılık, kovuşturma aşamasında ise mahkemece dosya ,uzlaştırma bürosuna gönderilecektir. Tarafların uzlaşması söz konusu olduğunda yargılama aşaması sona erecektir. Hırsızlık Suçunda Zamanaşımı Hırsızlık […]

Hırsızlık Suçuna Teşebbüs Hırsızlık suçu ani işlenen bir suç tipidir ancak yinede teşebbüse elverişlidir. Teşebbüs, suç işlemek maksadıyla failin harekete geçmesi fakat neticenin kendi elinde olmayan sebeplere bağlı olarak tamamlanamamış olmasıdır. Örneğin; hırsızlık yapmak maksatlı başkasının evine giren failin polislerce  yakalanmış olması halinde hırsızlık suçuna teşebbüs ortaya çıkmış olacaktır. Teşebbüs hükümlerinin uygulanması durumunda faile verilecek […]

Türk Ceza Kanunu’nun 144. maddesinde hırsızlık suçunun daha az cezayı gerektiren halleri düzenlenmiştir: Paydaş veya elbirliği ile malik olan mal üzerinde, Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil etmek amacıyla işlenmesi halinde fail hakkında 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacaktır. Kullanma Hırsızlığı Türk Ceza Kanunu’nun 146. maddesinde düzenlenmiştir. Fail, kendisine ait olmayan bir malı geçici […]

Suçun nitelikli hali, daha ağır cezai yaptırım gerektiren hallerdendir. Türk Ceza Kanunu’nun 142. maddesinde düzenlenmiştir: Kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan ya da kamu yararına tahsisi eşyanın çalınması, Halkın yararlarına sunulmuş ulaşım aracı içerisinde veya belli varış – kalkış yerlerinde (duraklar gibi) bulanan eşyanın çalınması, Bir afet veya genel felaketin meydana geldiğinde […]

Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanunu’nun Kişilere Karşı İşlenen Suçlar bölümünde Mal Varlığına Karşı İşlenen Suçlar başlığı altında 141. maddesinde ele alınmaktadır. Hırsızlık suçu; bir başkasının zilyetliğinde bulunan taşınır malı haberi/izni olmaksızın alınmasıdır. Bu kanun ile kişinin malına, mülkiyet hakkına  koruma getirilmiştir. Anayasamızın 35. maddesiyle birlikte güvence altına alınan mülkiyet hakkı da korunmaktadır. Hırsızlık suçu, kasten […]

Failim, kendisinin olmayan bir malı mağdurun izni olmaksızın cebir ve tehdit yoluna başvurarak alması ‘yağma’ suçunu oluşturur. Keza hırsızlık suçunda da başkasına ait bir malın yine mağdurun izni olmaksızın alınması söz konusudur fakat hırsızlık suçunun oluşumunda tehdit ve cebir bulunmamaktadır. Bu fark hırsızlık ile yağma suçunu birbirinden ayırmaktadır. Yağma suçunda suçun maddi unsuru nelerdir diye […]

Umumi Hıfzıssıhha Kanunu Madde 282; “Bu Kanunda yazılı olan yasaklara aykırı hareket edenler veya zorunluluklara uymayanlara, fiilleri ayrıca suç oluşturmadığı takdirde, 250-TL’dan 1.000-TL’na kadar idarî para cezası verilir.” hükmünü düzenlemektedir. Yayınlanan Genelge çatısında sokağa çıkma yasağına uymayan bireylere idari para cezası uygulanmaktadır. 2008 yılında değişikliğe uğramış olan  kanun hükmünde  250-TL ile 1.000-TL idari para cezası […]

 Yasağa Dayanak Gösterilen Hükümler: 1. İl İdaresi Kanunu Madde 11-C; “İl sınırları içinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisi valinin ödev ve görevlerindendir. Bunları sağlamak için vali gereken karar ve tedbirleri alır.” hükmünü düzenlemektedir. İl İdaresi Kanunu açık biçimde valilere belirle konularda karar ve tedbir alabilme […]

TMK’da, aile konutu olarak kullanılan konutlara ilişkin  şahsi hakkın kira sözleşmesinden kaynaklanması durumuna hitaben düzenlemeleri, aynı Kanun’un 194.maddesinin 1. ve 4. fıkraları ve yine aynı kanunun 254. maddesinde ele alınmıştır. TMK md. 194/1 ile, kiralanan konutun aile konutu niteliğini taşınması halinde, kira sözleşmesinin, kiracı eş tarafından feshedilmesini, diğer eşin izninin/onayının alınması zorunluluğuna bağlamıştır. Aynı kanun […]

Analık, kadının hamileliği ile başlamakta olan ve doğum sonrası bebek sahibi olması ile de süre gelen bir durumdur.Analığın korunması, esasında ailenin korunmasına ve sonrasında kadının korunmasına hizmet etmektedir. Bu süre zarfında hem ananın hem de evladın mümkün olduğunca iyi ve sağlıklı şartlara sahip olması amaçlanmaktadır. Bu fikir doğrultusunda tüm hukuk sistemlerinde, analığın korunmasına yönelik düzenlemeler […]