T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/15097
K. 2011/15909
T. 17.10.2011
• ANLAŞMALI BOŞANMA ( Evlilikte Henüz Bir Yıllık Sürenin Dolmadığı – Tarafların Gösterdikleri Deliller Toplanarak Evlilik Birliğinin Sarsılıp Sarsılmadığının Araştırılacağı )
• YASAL ŞARTLAR OLUŞMADAN TARAFLARIN KABULÜNE DAYANILARAK BOŞANMA KARARI ( Henüz Evlilikte Bir Yıllık Sürenin Dolmadığı – Anlaşmalı Boşanmaya Karar Verilemeyeceği )
ÖZET: Anlaşmalı boşanmaya karar verilen davada, henüz evlilikte bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır. Tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığının araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yasal şartlar oluşmadan tarafların kabulüne dayanılarak boşanmaya karar verilmesi hukuka aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükümün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31.3.2011 tarihli 6217 Sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin ( 1. )fıkrası gereğince; 1086 Sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.
Davacı A.İ. tarafından davalı B.İ. aleyhine 26.5.2008 tarihinde açılan boşanma davasında, 2007 yılında evlendikleri, davalının 21.5.2008 tarihinde evi terk ettiği, evlilik birliğini devam ettirmenin mümkün olmadığı belirtilerek boşanmanın talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne ve tarafların Medeni Kanunun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verildiği ve hükümün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi “evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır” hükmünü içermektedir.
Dosyadaki nüfus kaydından tarafların 20.6.2007 tarihinde evlendikleri ve davanın açıldığı 26.5.2008 tarihinde henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, Medeni Kanunun 166/1-2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yasal şartlar oluşmadan tarafların kabulüne dayanılarak boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının H.U.M.K.nun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulüyle hükümün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 17.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
“EKONOMİK ÇIKMAZDAYIZ” Mersin Barosu Başkanı Av. Gazi Özdemir, yönetim kurulu üyeleri ve avukatların katılımıyla Mersin…
T.C. ADALET BAKANLIĞINDAN ::: İLAN ::: A-2025 dönemi için tespit edilen ihtiyaç durumuna göre Bakanlığımızca…
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Esas Sayısı : 2024/193 Karar Sayısı : 2025/136 Karar Tarihi : 17/6/2025…
Avukat Serdar Öktem, Şişli'de aracında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Türkiye'nin gündemine oturan suikastte…
2025-2026 Yılı TBB Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin belirlenmesine yönelik ilk çalışma toplantısı Adalet Bakanlığında yapıldı.…
Anayasa Mahkemesi, "karar verilmesine yer olmadığına" hükmetti. Yüksek Mahkeme, Cumhuriyetçi Milletin Partisi'nin (CMP) tüzel kişilik…